AUDI

1932 yılından beri hayatımızda var olan ve yediden yetmişe herkesin beğenisini kazanan bir markanın sürücü koltuğuna oturacağız. Alman otomobil şirketi Audi, kurulduğu tarihten bu yana teknolojik açıdan bakıldığında, diğer ünlü otomobil markalarıyla yarışacak kadar başarılı olmuş köklü bir kuruluş. Yola çıkış tarihi bu kadar eski olunca, elbette içerisinde birçok anının var olması kaçınılmaz oluyor. Ama Audi’nin asıl atılımını 90’lı yıllarda yaptığını söyleyebiliriz. Üzerindeki klasikleşmiş eski görüntüsünden kurtulan şirket, bu tarihten sonra teknolojinin tüm unsurlarını başarılı dizaynı için seferber etmiştir.

Ülkemizde de oldukça sevilen markanın alt kategorideki araçları, genellikle üst segmentte bulunan araçların konforunu arayanlar tarafından tercih ediliyor. Bu özelliğiyle markanın C segmentinde bulunan A3 modeli, zengin gösteren orta ölçekli küçük aile otomobilleri arasında gösterilebiliyor. Audi’nin ülkemizdeki satış verileri de oldukça iyi. Geçtiğimiz Ağustos ayı içerisinde 1603 aracın sahiplerine teslim edildiğini söyleyebiliriz. Markanın üst segment otomobilleriyse daha çok, iş adamları ve devlet büyüklerinin makam aracı olarak tercih ediliyor.

İşte karşınızda Audi hakkında bilinmeyenler ve sürücüsüz araç teknolojisi:

Audi 90 ve Audi A4!

Audi 90’ın, Audi A4 modelinin atası olarak gösterildiğini biliyor muydunuz? Audi 90’ın pek de etkili bir araç olmadığını söyleyebiliriz. Ancak aracın IMSA yarış arabası olarak tasarlanmış versiyonu, 4 çeker özelliği ve 720 beygir gücüyle, Audi 90’ların arasında bir adım öne çıkıyordu.

Turbo otomobilleriyle fark yaratan Audi!

Audi TT RS modelinde bulunan turbonun türbin çapı, yaklaşık 5 inç olarak belirtiliyor.